Yoğunluk, tembellik ve yolculuklardan dolayı uzun süredir yeni bir yazı ekleyememiştim. En son yazıma bir göz attıktan sonra tekrar yazıyorum.

İş-güç Durumu

İşimde gücümde neredeyse bir değişiklik yok diyebilirim. 7 ay önce çalışmaya başladığım müşterim ile devam ediyorum. Yaptığım işler ve aldığım sorumluluklarda değişiklik var tabi. Beraber çalışmaya devam ettiğimiz süreçte benden memnun olduklarını, web sitesinin ön yüzünü de, kabul edersem, benim geliştirmemi istediklerini söylediler. Kabul ettim. Birkaç aydır teknik işleri gören bir tek ben varım.

Bir de bir toplantıda bana ortaklık teklif ettiler. Çalıştığım 2 kişi de şirketin kurucu ortağı ve ikisi de mortgage danışmanı. Teknik bir kurucu ortak da olsa iyi olur diye düşünmüşler ve bana bu cömert 3’te 1 ortaklık teklifini yaptılar.

Yalnız işin doğası mortgage, kredi ve faiz çevresinde olduğu için, istişareler sonucunda bu tekliflerini geri çevirdim.

Kanada’da İlk Şirket

Nisan ayının sonunda Kanada’daki ilk şirketimi resmi olarak açtım. O zamana kadar yaptığım iş de kazandığım para da yine yasaldı. Benim gibi bireysel çalışan kişiler herhangi bir şirket kurmadan da, sanki şahıs şirketi kurmuş gibi kendi adlarıyla fatura kesip kazanç sağlayabiliyorlar. Ama hem profesyonel olsun hem de Allah izin verirse işleri daha da büyütürüm umuduyla ben de şirketi açtım: HALIT SOFTWARE INC.

Bu arada şirket kurulumu da çok kolaydı. ownr.co diye bir siteden online başvurumu yaptım. Onlar gerekli belgeleri oluşturup resmiyete geçirdiler.

Yeni İş Çırpınmaları

Halihazırdaki çalışmalarım bütün zamanımı doldurmuyor. Yarı zamanlı çalışma haliyle yarı zamanlı kazanç getiriyor. Ben de başladım yeni işler bulmak için çırpınmaya.

Yaşadığım sıkıntıları 3 ana başlıkta sıralayabilirim:

  • yeni işller için nereye bakacağını bilememek
  • ihtisas alanımın bulunmayışı
  • marketin durumu.

Bunların detaylarına belki sonraki bir yazıda girebilirim. Ama açıkçası çok zaman umutsuzluğa kapıldığım, eski düzeni özlediğim, hiç olmayacak ne uğraşıyorum dediğim oldu. Hala da çok rahata ermiş değilim açıkçası. Ama elhamdülillah “kendi yağımızda kavruluyoruz” diyebileceğim kıvamdayım.

Maaşlı çalışana kıyasla en sıkıntılı gördüğüm kısım yarın ne olacak düşüncesi. Şu an çalıştığım müşterim yarın benimle çalışmayı bırakırsa, veya işleri yavaşlayıp haftada 10 saat çalışmam kafi gelirse…

Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler.